بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمـَنِ الرَّحِيمِ

20 Ekim 2010 Çarşamba

ERDOĞAN KONUŞUYOR



SUSUP DİNLEYİNİZ.KAÇ TANE ERDOĞAN VAR?.
1-MÜSLÜMANDIR....CAMİ YAPTI.
2-HIRİSTİYANDIR.....KİLİSE YAPTI.
3-YAHUDİDİR.......... .HAVRA YAPTI.
4-ALEVİDİR...............CEM EVİ YAPTI.
5-BUNLARIN DİNİ LİDERLERİNİ MARDİNDE BİR ARAYA GETİRDİ.
6-APOCUDUR,..........APOYLA GÖRÜŞTÜLER.ONA TELEVİZYONDA VERDİ.
7-FETOCUDUR.........NE İSTEDİDE VERMEDİ.ÖLÜLER BİLE OY KULLANDI.
8-BOP EŞ BAŞKANIDIR.....KENDİ SÖYLEDİ.
9-PARLEMENTERLER DÜZEYİNDE,İSRAİL DOSTLUK GRUBUNU KURDU.
10-GERÇEKTEN ÇOK BAŞARILIDIR.FABRİKA KURMADI AMA SATMASINI İYİ BECERDİ.HALKIN YARISI AÇ,YARISI TOK YAŞIYOR.
GÖNLÜ EYALETDEN YANADIR.ÜLKEYİ BÖLECEKTİR.
TEBRİK ETMEK LAZIM HERKESİ KUCAKLIYOR.


11 Ekim 2010 Pazartesi

RECM (Mütevatir Hadisler)

-183 ﴿ قِصَّةُ مَاعِز فِي الزِّنَى وَرَجْمُهُ ﴾

“Zina hususunda Mâiz olayı ve Mâiz’in recmedilmesi”[37]

Suyûtî (ö. 911/1505) “el-Ezhâr”da bu hadisi şu yollardan getirmiştir:

1. Câbir b. Abdullah[38]

2. Abdullah ibn Abbâs[39]

3. Büreyde[40]

4. Câbir b. Semure[41]

5. Ebu Saîd el-Hudrî[42]

6. el-Leclâc[43]

7. Nuaym b. Hezzâl[44]

8. Ebu Hureyre[45]

9. Übey

10. Sahabeden birisi[46]

11. İbnü’l-Müseyyeb (mürsel olarak)[47]

12. Hz. Ebu Bekr[48]

13. Ebu Zerr

14. Osman’ın babası Nasr[49]

15. Ebu Berze el-Eslemî[50]

16. Atâ’ b. Yesâr

17. Şa’bî

18. Ebu Ümâme b. Sehl b. Huneyf

Toplam, 18 kişi.

(Derim ki: ) Râfiî (ö. 623/1225) “Şerhu’l-Kebir”de aynen şöyle der: “Hz. Peygamber (s.a.v)’den meşhur olduğu kadarıyla RECM; Mâiz, Gâmidiyye ve Yahudilerle ilgili kıssada geçmektedir.RECM, Resulullah (s.a.v)’den sonrada Raşit halifeler döneminde de uygulanmıştır. Bu nedenle de hadis, mütevatir derecesine ulaşmıştır.

Hafız İbn Hacer (ö. 852/1447) “Tahrîcu Ehâdisi’r-Râfiî”de bunu onaylamıştır.

Kemal İbnu’l-Hümâm (ö. 861/1457) “Fethu’l-Kadîr”de aynen şöyle der: “Resulullah (s.a.v)’den gelen recmin sabit oluşu; Hz. Ali’nin kahramanlığı ve Hatem et-Tâî’nin cömertliği gibi mana bakımından mütevatirdir. Teferruatla ilgili olan haberi ahad ise, recmin tanımı ve özelliklerini açıklama mahiyetindedir. Recmin aslına gelince, bunda şüphe edilecek bir durum sözkonusu değildir.”

.......

[15] Hadisin metninde geçen "hacer" kelimesi, "taş" anlamına geldiği için, bazı fıkıhçılar, hadisi; "zina edene de taşla öldürülme vardır" şeklinde anlamışlardır. Yalnız bu anlam, hadis açısından uygun bulunmamaktadır. Çünkü her zina eden taşlanmaz. RECM cezası, bir çok şartların oluşmasından sonra verilmektedir. Hadis nesebin Hadisin nesebin tesbiti ile ilgili olması hasebiyle zina edenin çocuk üzerinde bir takım haklardan mahrum kaldığı için hadisin metninde geçen "hacer" kelimesini "mahrumiyet" şeklinde tercüme ettik.

ZİNA VE CEZASI

24-Nur

ZİNA VE CEZASI

Bu kuvvetli, açık ve kesin girişi, zina suçunun cezasının açıklanması, bu eylemi yapanla müslüman ümmet arasındaki tüm bağları ve ilişkileri koparan bu eylemin iğrençliğinin vurgulanması izliyor

2- Zina eden kadın ve erkeğin herbirine yüzer sopa vurunuz. Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, O'nun dini konusunda onlara acımayınız. Onların ceza görmesine mü'minlerden bir grup da şahit olsun.

3- Zina eden erkek, ancak zina eden ya da Allah'a ortak koşan bir kadınla evlenebilir. Zina eden kadınla da ancak zina eden ya da Allah'a ortak koşan bir erkek evlenebilir. Bu tür evlilikler mü'minlere yasaklanmıştır.

Zina eden erkek ve kadının cezası İslâm'ın ilk dönemlerinde Nisa suresinde belirtildiği şekilde idi. ·

"Zina suçu işleyen kadınlarınızın aleyhinde dört kişinin şahitliklerine başvurunuz. Eğer dört kişi aleyhte şahitlik ederse o kadınları ölünceye kadar ya da Allah kendileri hakkında başka bir yol gösterinceye kadar evlerinizden dışarı salmayınız" (Nisa Suresi, 15)

O zaman zina eden kadının cezası, eve hapsedilmek ve kabahatini yüzüne vurmak suretiyle eziyet etmekti. Zina eden erkeğin cezası ise, kabahatini yüzüne vurup utandırmaktı.

Sonra yüce Allah Nur suresinde zina suçunun cezasını belirten ayeti indirdi. Bu, yüce Allah'ın daha önce Nisa suresinde işaret ettiği "çözüm yolu" idi. Celde; değnekle vurma, zina eden bekar erkek ve kadınların cezasıdır. Bunlar evlilik aracılığı ile korunmamış kimselerdir. Müslümanlar, ergenlik çağına ulaşmış, akıllı ve özgür oldukları sürece bu ceza uygulanır kendilerine. Muhsan ise, geçerli bir nikah sonucu daha önce cinsel ilişkide bulunmuş özgür ve erginlik çağına ulaşmış müslümandır. Böyle biri zina yaptığında cezası, taşlanarak öldürülmedir. (Recimdir).

Zina edenin taşlanarak öldürülmesi (Recm edilmesi) peygamberimizin salât ve selâm üzerine olsun- fiili uygulaması ile kesinleşmiştir. Değnekle vurma ise Kuran ayetiyle kesinleşmiştir. Kur'an ayeti genel ve toplu bir ifadeye sahip olmakla beraber, peygamberimizin sadece zina eden iki evli insanı taşlatarak öldürttüğü (Recm ettirdiği) için bununla değnekle dövme cezasının evli olmayanlara özgü olduğu anlaşılmıştır.

........

49-Hucurat

Yine Ebu Davut, Malik oğlu Enes'ten nakleder ve der ki: Resulullah -salât ve selâm üzerine olsun- der ki: "Miraca çıktığım gece, bakırdan tırnakları olan ve yüzlerini göğüslerini tırmalayan bir topluluk gördüm. "Bunlar da kim ey Cebrail?" dediğimde, bana "Bunlar insanların etlerini yiyen ve haysiyetlerine dil uzatanlardır" dedi."

Maiz ve Gamidiye, birlikte zina ettiklerini itiraf edince, bu suçlarını hiçbir zorlama olmaksızın kendi arzuları ile ikrar edip Resulullah'a kendilerini temizlemesi için direttiklerinde, Resulullah da onları recm ederek idam eder. Sonra Peygamber birisinin, arkadaşına: "Gördün mü şu Allah'ın günahını örttüğü, fakat nefsini köpekler gibi recm edilmesine yol açtığı kimseyi?" dediğini işitir. Resulullah bir süre yürüdükten sonra, bir merkep leşine rastlar ve "Filanca ile filanca neredeler?" diye sorar. Sonra bu kişilere, "İninde şu merkep leşinden yiyin bakalım" der. Onlar: "Allah bağışlasın seni ey Allah'ın Resulü. Hiç yenir mi bu?" deyince, Resulullah "Biraz önce kardeşinize yaptığınız hakaret bunu yemekten daha beterdir, kudret eli ile yaşadığım yüce Allah'a yemin ederim ki, onlar şu anda, o cennet ırmakları içerisinde yüzüyorlar" der. (İbni Kesir tefsirinde rivayet eder ve isnat zinciri için sahihtir der)

İşte böyle değişmez, sürekli bir tedavi ile islam toplumu temizlenmiş ve yücelmiş ve bulunmuş olduğu noktaya yeryüzünde yürüyen bir düş, tarihin koynunda gerçekleşmiş bir ideal olma noktasına ulaşmıştır...

Fi-Zilalil Kur'an (Seyyid Kutup))

10 Ekim 2010 Pazar

Recm Cezası Hükmü

.............
Peygamberin, hüküm verip vermeme konusunda serbest bırakılmış olduğu dönemde yahudiler, kimi davalarını, halletmesi için peygamberimize getirirlerdi. Mâlik'in, Nâfi' ve Abdullah bin Ömer'den naklen bizlere aktarmış olduğu bir olay, bu konuda bir örnek olarak gösterilebilir: "Yahudiler, peygamberimize gelerek, kendilerinden bir erkek ile bir kadının zina ettiğini söylediler. Bunun üzerine peygamberimiz onlara:"Recm konusunda Tevrat'tan nasıl bir hüküm çıkarıyorsunuz?" diye sordu. Onlar: "Kendilerini teşhir ederiz ve de kırbaçlanırlar" şeklinde yanıtladılar. Bu yanıt üzerine Abdullah bin Selâm: "yalan söylediniz! Tevrat'ta recm cezası var!" dedi. Buna karşılık yahudiler, Tevrat'ı getirip açtılar. Aralarından biri, parmağıyla recm ayetini kapatarak, söz konusu ayetin öncesini ve sonrasını okudu. Abdullah bin Selâm: "Parmağını kaldır oradan" dedi. Adam parmağını kaldırınca, recm ortaya çıktı.. Bunun üzerine yahudiler: "Muhammed doğru söylemiş! Tevrat'ta gerçekten recm ayeti varmış!" dediler. Peygamberimiz, ilgili hükmün uygulanmasına karar verdi ve ikisi de recm edildiler. Ben adamın, taşlardan koruyabilmek için kadının üstüne kapandığını görmüştüm." (Buhari ve Müslim)
..........
Fi Zilalil Kur'an (Seyyid Kutup)

Big HugRunningJeepDuel GunsBible 2GrenadeProudGrenadeBible 2It

Diğer Listelerim